Genel

Kardex’in oto-mağazası, Alman toptancı Arbeitsschutz-Express’in siparişlerini karşılamayı en uygun hale getirecek

Published

2 yıl ago

30 Kasım 2021

Yayın Görüntülenme: 1.010

Kardex, intralojistik çözümlerinde küresel bir sektör partneri ve otomatik depolama çözümleri ile malzeme taşıma sistemlerinde önde gelen bir tedarikçi olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Firma iki bölümden meydana geliyor: Kardex Remstar ve Kardex Mlog.

Almanya Leipheim’daki Arbeitsschutz-Express’te kullanılan son teknoloji, robot temelli otomatik depolama ve toplama sistemi, gelecekte siparişlerin hızlı ve doğru bir şekilde alınmasını ve toplanmasını garanti altına alıyor.

Gitgide artan müşteri siparişlerinin kararlı bir şekilde karşılanması ve gelecek taleplere hazırlık amacıyla intralojistik uzmanı kardex ile oto-mağazanın planlanması ve uygulanması için anlaşmaya varan Arbeitsschutz-Express, yüksek hızdaki robotların kullanıldığı yeni otomatik depolama ve toplama sistemlerine yatırım yapıyor. Oto-mağaza, yüksek performanslı, hacimden kazandıran depolama ve saklama çözümü olarak ortaya çıkarken, yine piyasaya çıkan oto-mağaza hattı Black-line, daha yüksek sayıdaki talepleri karşılamak üzere tasarlandı.

1983 yılında bir aile şirketi olarak başlayan Arbeitsschutz-Express, bugün e-ticarette Alman pazar liderlerinden biri olarak kendini kanıtlamış olan bir toptan satış şirketi. Firma, Almanya Leipheim’deki bir perakende satış noktası ve web sitesi aracılığıyla iş güvenliği kıyafetleri ve ekipmanları satıyor. Ana ürün kategorisi olan ‘iş ayakkabıları’, firma için bir güçlük teşkil etmeye başlıyor. Binlerce farklı boyutta ayakkabı kutusunu geleneksel raflarda depolamak ve çevrim içi satışlarda artan taleplerle büyüyen ürün yelpazesini yönetmeye çalışırken bireysel siparişleri manuel olarak toplamak gibi karmaşık işlemler, sahadaki iş süresini artırırken teslimat sürelerini uzatmaya başlamıştı. Arbeitsschutz-Express, uzun yıllar bununla uğraştıktan sonra operasyonları sistemi yeniden gözden geçirmeye karar verdi.

Arbeitsschutz-Express Genel Müdürü Philipp Wiedemann, “Müşterilerimize güvenilir ve hızlı tedarik sağlamaya devam edebilmek için yeni, optimize edilmiş bir sipariş karşılama konsepti şarttı” diyor.

Genel Müdür Wiedemann, “Depolama alanından mümkün olan en iyi şekilde yararlanmak, istenen öğelerin hızlıca tedariki ve maksimum güvenilirlik, yeni depolama sistemi açısından bizim için en önemli gereksinimler arasındaydı. Önerilen bir çözüm olarak Kardex’teki deneyimli ekip, bize tam olarak uyarlanmış oto-mağaza çözümü sundu. O kadar ikna ediciydi ki ilk temastan sadece üç ay sonra Kardex’e siparişimizi verdik” açıklamasında bulunuyor.

Kompakt, verimli, uygun ve geleceğe yönelik

Oto-mağaza sistemleri, piyasadaki en yüksek depolama ve saklama yoğunluğunu sağlar. Esnek, kişiye özel tasarımları, en alışılmadık şekilde biçimlendirilmiş tesislere dahi uyar ve günlük operasyonları kesintiye uğratmadan herhangi bir zamanda genişlemeye izin verir.

AutoStore içinde, alüminyum kübik ızgara, dikey olarak istiflenmiş depolama kutularını tutar ve otonom robotların hareket etmesi için yollar sağlar. Akıllı, pille çalışan robotlar kutuları sürekli alır, yeniden düzenler ve bunları teslimat ve toplama iş istasyonlarına aktarır. 17,7 x 25,6 inç dış boyutları ile oto-mağaza kutuları üç yükseklikte (8,7, 13 ve 16,7 inç) mevcuttur. Oto-mağaza kutuları, yüksek kaliteli polietilenden (HDPE) kalıplanmıştır.

Anahtar olarak ölçeklendirebilirlik

Ayakkabı kutuları, kutunun daha kısa tarafı kullanılarak her zaman aynı şekilde etiketlenir. Bu nedenle, ayakkabı kutularını bir AutoStore kutusunda dik olarak saklamak çok önemlidir ve bu, alınan öğelerin alınmadan önce taranmasını sağlar. Bu nedenle Arbeitsschutz-Express, 26 Black Line AutoStore robotu ile birlikte ilk genişleme aşamasında en yüksek 30 bin kutuyu kullanacak. Sistem toplamda yaklaşık 54 bin kutu kapasite sunmaktadır. Toplama ve ikmal için altı döner bağlantı noktası kullanılır ve bir düğmeye basarak bu iki uygulama arasında geçiş yapabilir. Arbeitsschutz-Express, oto-mağazanın mevcut süreçleriyle uyumlu hale getirerek hangi kapıların ne zaman ve hangi uygulama için kullanıldığını eşleştirebilir. Gelecekte performans gereksinimleri artarsa, Arbeitsschutz-Express kolayca ve hızlı şekilde robot eklenebilir. Oto-mağaza sisteminin önündeki üç bağlantı noktası çerçevesi, yenileme için kullanılan konveyör bağlantı noktaları ile gelecekteki genişleme için hazırlık görevi görüyor. Kardex MCC Depo Yönetim Sistemi (WMS), çeşitli depo sistemlerini kontrol ve bağlantı süreçlerini optimize eder.

Açıklamasında konuya değinen Genel Müdür Wiedermann, “Bir oto-mağaza çözümüne yatırım yaparak, lojistikte artan talepleri karşılayabileceğiz, mevcut alanımızı en iyi şekilde kullanabileceğiz ve Leipheim tesisimizde dahili lojistik kapasitemizi geleceğe hazır bir şekilde genişletebileceğiz. Uzun vadeli başarının temeli Kardex ile ortaklığımız oldu” dedi.

Dünyada Black Line sistemini kullanan 25. firma

Şimdiye kadar dünyada 24 Black Line sisteminin kurulumu yapılmıştı. Arbeitsschutz-Express ile sayı 25’e ulaştı. Yeni oto-mağaza Black Line bileşenleri Red Line üretim hattını nihai dinamik öğeler bakımından tamamlıyor. BattPack lityum-ion batarya sayesinde Black Line, diğer tüm faydaları yanında 24/7 çalışabiliyor. Kaldırma mekanizması, genelde robot gövdesinin içerisine konumlandırılır ve kutuların kaldırılmasında kullanılır. Bunun çeşitli avantajları vardır. Örneğin, 16.7 inç yüksekliğe kadar kutular da aktarılabilir duruma gelmiştir. Bir diğer katkısı da kanal tasarımıdır. Black Line robotları, daha az hacme ihtiyaç duyarlar, daha hızlı, bu da daha karmaşık kalıpların kullanılmasına imkan tanır. Sürüş mesafelerinin uzun olduğu mesafelerde daha büyük alanlarda getirdiği en önemli faydalar daha yüksek hız ve ivmedir.

İlgili

Up Next

AI ile en iyi önerilerle barkod tanımlama

Don't Miss

200 bin kişi istihdam eden kargo, kurye ve lojistik sektörü, günde 15 milyon adrese ulaşıyor

Moneta Yazı İşleri Yönetimi

Türkiye endüstrisine, alana özel, spesifik yayınlar üreten MONETA Tanıtım’ın sektörel dergilerinin editörlüğünü yapmaktayım. Yeni nesil, dinamik yayıncılık anlayışıyla, dijital ve basılı mecralarda içerik geliştirmek için çalışmaktayız.

Click to comment

Bir Cevap YazınCevabı iptal et

Genel

Siemens Türkiye Gebze Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrikası’nın üretim kapasitesi %60 arttı

Published

3 ay ago

2 Ocak 2024

Moneta Yazı İşleri Yönetimi

Siemens Türkiye Gebze Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrikası

Yayın Görüntülenme: 179

Gelecek için bugünü dönüştüren Siemens Türkiye önemli bir projeyi daha hayata geçirdi. Şirket, 2 yıl süren çalışmaların ardından Siemens Gebze Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrikası’nın üretim kapasitesini %60 oranında artırarak büyük bir başarıya imza attı.

Siemens Türkiye, 167 yıllık tecrübesiyle yenilikçi, verimli, enerji tasarruflu çözümler sunmaya ve gelecek için bugünün dönüşümüne hız kazandırmaya devam ediyor. Siemens Türkiye, 80’den fazla ülkeye ihracat yapan 150 bin metrekarelik alana sahip Siemens Gebze Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrikası’nda 2 yılı aşkın süredir sürdürdüğü çalışmalar sonucunda süreç iyileştirmeleri ve layout tasarım değişimi ile herhangi bir ek metrekareye ihtiyaç duymadan üretim kapasitesini %60 oranında yukarı taşıyarak büyük bir başarıya imza attı. Proje kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda Siemens Gebze Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrikası’nda lojistik faaliyetleri %70 oranında azalırken, depo kapasitesi %32 oranında genişletildi ve %30 verimlilik artışı sağlandı.

“Bu yatırım ve ek istihdam 167 yıldır bu topraklarda teknoloji üreten Siemens’in Türkiye’ye duyduğu güvenin önemli bir göstergesi”

Projenin tamamlanmasının ardından düzenlenen açılış töreni, Siemens AG Akıllı Altyapılar Grubu Elektrifikasyon ve Otomasyon CEO’su Stephan May, Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis, Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi ve CFO’su Thomas Kolbinger’in katılımı ile gerçekleştirildi. Törende konuşan Siemens Türkiye Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrika Genel Müdürü Veli Turgut projeyi 2 yıllık bir çalışma sonucunda fabrikada üretimi durdurmadan hayata geçirdiklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Siemens Gebze Elektrifikasyon ve Otomasyon Fabrikamızda süreç iyileştirmeleri, layout tasarımı ile herhangi bir metrekare artışı yapmadan %60 kapasite artırımı sağlamanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. %60 kapasite artırımı fabrikamızda ek istihdam da sağladı. Bu yatırım ve ek istihdam 167 yıldır bu topraklarda teknoloji üreten Siemens’in Türkiye’ye duyduğu güvenin önemli bir göstergesidir. Projeyi devreye aldığımız süreç boyunca çalışma arkadaşlarımızın titiz çalışmaları sonucunda hiçbir iş kazası yaşanmadı ayrıca üretimi de hiç durdurmadık. Bu da ne kadar doğru süreçlerle ilerlediğimizi ortaya koyuyor.

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında da fabrikamızda üreteceğimiz teknolojilerle ve yeni yatırımlarımızla ülkemizin sürdürülebilir büyümesine, istihdamına ve kalkınmasına katkıda bulunmayı sürdüreceğiz. Fabrikamızın sürdürülebilirlik hedefleri arasında 2030 yılına kadar kullandığımız enerjiyi %10 azaltma da yer alıyor. Ayrıca ihtiyaç duyduğumuz enerjinin %10’unu ise kampüsümüz içerisinde yer alan güneş panellerinden sağlıyoruz. Tüm bu çalışmalarla hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz.”

İlgili

Genel

Bonfiglioli ortaklığından doğan çözüm, malzeme taşıma operasyonlarında devrim yaratıyor

Published

3 ay ago

2 Ocak 2024

Moneta Yazı İşleri Yönetimi

Yayın Görüntülenme: 148

Günümüzün sürekli gelişen endüstriyel ortamında malzeme taşıma süreçlerini optimize etmek, verimlilik kazanımları arayan işletmeler için çok önemli bir hale geliyor. Tesis içi malzeme taşıma verimliliğini artırma zorluğuyla karşı karşıya olan şirketler, otonom yönlendirmeli forklift geliştirmeye başlıyor. Redüktör üretiminin önde gelen markası Bonfiglioli ile akıllı malzeme taşıma sistemleri tedarikçisi Bastian Solutions, bu zorluğun üstesinden gelmek için başarılı bir ortaklığa imza atıyor.

İş gücü açığının otonomiyle çözülmesi

Malzeme taşıma operasyonlarını önemli ölçüde etkileyen forklift operatörü eksikliği, üreticiler için ortak bir engel oluşturuyor. Verimliliği artırmak için şirketlerin iş gücü eksikliklerini çözmelerine yardımcı olacak bir otonom yönlendirmeli forklift çözümü sunmak üzere yola çıkan Bastian Solutions, malzeme taşıma faaliyetlerini esnek bir şekilde destekleyebilen ve aynı zamanda karlılığı artıran otonom bir araç tasarlamayı amaçlıyor. Güçlü ve güvenilir bir sürücüsüz forklift oluşturmak için tahrik sistemi konusunda güvenilir bir tedarikçi bulması çok önemli olan Bastian Solutions, bu zorluğun üstesinden Bonfiglioli ile geliyor. Bonfiglioli, Bastian Solutions için 1. sınıf malzeme taşıma araçları için entegre yüksek performanslı elektrik motorları ve düşük bakım gerektiren frenleme sistemlerine sahip yüksek verimli, düşük gürültülü planet akslar ve tahrikler tedarik ediyor. Tipik uygulamalar, 3 ve 4 tekerlekli denge ağırlıklı forkliftler ve yer destek ekipmanlarını içeriyor.

Malzeme taşıma operasyonlarında devrim

Bonfiglioli ve Bastian Solutions arasındaki iş birliği, yenilikçi bir otonom yönlendirmeli forklift çözümünün geliştirilmesiyle sonuçlanıyor. Bonfiglioli’nin çok yönlü redüktörlerini kullanan ve sektör uzmanlığından yararlanan bu başarılı ortaklık, malzeme taşıma operasyonlarında devrim yaratıyor. İş gücü zorluklarının üstesinden gelerek operasyonel verimliliği artıran otonom forklift, işletmelere umut verici bir gelecek sunuyor. Bu gelişmeler sayesinde şirketler iş gücü bağımlılıklarını azaltıyor, üretkenliği artırıyor.

Elektrikli güç aktarma sistemlerini fabrikada tamamen test eden Bonfiglioli, düşük enerji tüketimini garanti ederek; daha uzun batarya çalışma süreleri, daha uzun bakım aralıkları ve daha düşük sahip olma maliyeti sunuyor.

Bu dönüşüm malzeme taşıma alanını yeniden şekillendiriyor. Bonfiglioli‘nin güvenilir redüktör çözümleri sunma konusundaki sarsılmaz kararlılığı, redüktör endüstrisindeki lider konumunu sağlamlaştırıyor, malzeme taşıma teknolojisinde ilerleme sağlıyor.

İlgili

Genel

Aerosint SA’yı satın alan Schaeffler, katmanlı üretim teknolojilerindeki konumunu güçlendiriyor

Published

3 ay ago

2 Ocak 2024

Moneta Yazı İşleri Yönetimi

Yayın Görüntülenme: 120

Küresel hareket teknolojisi lideri Schaeffler, yenilikçi 3D baskı sistemlerinin önde gelen ABD’li üreticisi Desktop Metal’den Belçikalı startup Aerosint SA’yı satın alarak katmanlı üretim teknolojilerindeki bilgi birikimini güçlendiriyor. Adı “Schaeffler Aerosint SA” olarak değiştirilecek olan girişimin, Schaeffler Special Machinery için ek bir konum olarak Schaeffler Grubu’na entegre edilmesi planlanıyor. Karmaşık geometrilere sahip bileşenlerin üretilmesi söz konusu olduğunda geleneksel üretim süreçlerinden daha basit olan ve endüstri 4.0’ın önemli bir destekçisi olan katmanlı üretim; aynı zamanda daha az malzeme tüketimi, üretimde daha fazla enerji verimliliği ve daha çevre dostu malzeme seçenekleri gibi bir dizi sürdürülebilirlik avantajları da sunuyor.

Satın almayla ilgili konuşan Schaeffler AG Operasyon Direktörü Andreas Schick, “Schaeffler Aerosint SA, eşzamanlı metalik çoklu malzeme baskısı için ilk endüstriyel çözümü sunuyor. Bu uzmanlık, yüksek düzeyde sanayileşme yetkinliğimiz ve yenilikçi üretim teknolojilerindeki onlarca yıllık bilgi birikimimizle birleştiğinde, bize belirleyici bir pazar avantajı sağlayacaktır. Bu satın alma, endüstri 4.0 alanında metal bazlı katmanlı üretim süreçlerinin endüstriyel kullanımında önemli bir kilometre taşıdır” açıklamasında bulunuyor.

Aerosint SA Schaeffler 2

Yeni malzeme kombinasyonları için yenilikçi toz kaplama teknolojisi Toz Bazlı Lazer Füzyon (L-PBF); aletler, prototipler veya küçük seri üretim çalışmaları gibi uygulamalar için bileşen üretmenin daha yenilikçi, verimli ve sürdürülebilir bir yolunu oluşturuyor. Aerosint’in patentli Seçici Toz Biriktirme (SPD) teknolojisi, birden fazla bitişik malzeme birikintisinden oluşan homojen katmanlar oluşturmayı mümkün kılıyor. Biriktirme seçici olduğundan, doğru malzemelerin gerekli miktarları gerekli yerlerde biriktiriliyor. Çoklu malzeme tozları ayrı tutuluyor ve ‘yeniden kaplayıcılar’ olarak bilinen araçlar tarafından biriktiriliyor. Bunlar normal ofis yazıcılarındaki taşıyıcılar gibi çalışıyor ve 300 μm’ye kadar yanal toz piksel çözünürlüklerinde 3D bileşenleri yazdırıyor. Halihazırda piyasada bulunan bu SPD teknolojisi, lazer toz yatağı füzyonu ve bağlayıcı püskürtme gibi eklemeli üretim süreçlerinin yanı sıra, dolaylı süreçlerle de kullanılabiliyor. Schaeffler Special Machinery, bu teknolojiyi 2024 yılından itibaren kullanıma sunulacak olan çok malzemeli 3D baskı sistemine dahil etmeyi planlıyor. Schaeffler Special Machinery Kıdemli Başkan Yardımcısı Bernd Wollenick, “Schaeffler Special Machinery geleceğin bu önemli teknolojisini entegre ederek, üretim mükemmelliği için bir ortak olarak, müşterilerine özellikle imalat ve tıbbi teknoloji sektörleri için daha çeşitli bir sistem portföyü sunabilecek” diyor.

Aerosint teknolojisinin lazer sistemleriyle daha yakın bir yol haritasına sahip olduğunu ve Schaeffler’in teknolojiden hemen yararlanabileceğini söyleyen Desktop Metal CEO’su Ric Fulop, “Schaeffler ile SPD teknolojisini lazer tabanlı sistemlerle ticarileştirmek için yüksek düzeyde teknoloji uzmanlığına ve net bir yol haritasına sahip uluslararası bir ortağımız var. Gelecekte bu teknolojinin Desktop Metal bağlayıcı püskürtme sistemlerinde kullanılmasına yönelik çeşitli olasılıklar üzerinde iş birliği yapmaya devam edeceğiz” diye konuşuyor. Ayrıca Schaeffler ve Desktop Metal, aletsiz üretim teknolojileri alanı da dahil olmak üzere çok malzemeli çözümlerde iş birliklerine devam ediyor.